fahrenheit 451

ray bradbury tarafından kaleme alınan distopya bilim kurgu roman. 451 f kağıdın yanma derecesiymiş.

(bkz: yazarın kendisi açmadığına üzüldüğü başlıklar) ya çok iyiydi kitap, (bkz: 1984)'ün üzerine etkileri var gibi duruyor. ama ikisi de (bkz: brave new world)'den etkilenilmiş çünkü distopyanın en iyi eseri cesur yeni dünya bence öyle yani şimdi.

insanların televizyon ekranına kilitlenip nasıl gerçek dünyadan ve düşünmekten uzaklaştıkları çok güzel anlatılmış. -spoiler- itfaiyecilerin görevi kitap yakmaktır. evlerinde kitap bulunduran herkes suçludur ve gerekirse evleri de yakarlar. montag isimli bir itfaiyeci bir gün bir kız ile karşılaşır ve yaptığı işi sorgulamaya başlar. kitapları okur ancak ekip arkadaşları bu durumdan haberdar olur ve evini ona yaktırırlar ancak sisteme karşı gelen montag bir itfaiyeciyi yakarak öldürür ve kaçmaya başlar. nehir kıyısında saklanan eski profesörlerle tanışır ve onlarla birlikte şehirden uzaklaşır. şehir bir savaştadır ancak televizyonlarda eğlenceye yönelik programlar olduğu için kimse durumun ciddiyetinin farkında değildir. montag ve arkadaşları şehirden uzaklaşırken bir uçak şehre bomba atar ve şehir yerle bir olur. günümüzden de pay çıkarmak mümkündür bu kitapta.

filminin olduğunu öğrenince, izlememek için kendimi zor tuttuğum kitabın ismi. distopya okumayı seven birisi olarak bunun da güzel ve okunması zevkli bir kitap olacağını düşünüyorum.

distopya romanlar arasında 1984'den sonra gelen en iyi romandır kanımca.

-garip davranıyorlar. -bunu düşündüren ne? hem daha onları tanımıyorsun bile, sonuçta hiçbir kitabı kapağına bakarak alamazsın.

filmini gördüm acaba izlesem mi diye düşünürken kitabını nasıl sıkıcı bulduğumu hatırladım ve vazgeçtim. sıkıcı diyorum çünkü kitabı okurken cidden içim sıkılmıştı. distopya okumayı oldum olası sevemedim. okurken içim kararıyor. kötü düşüncelere gark ediyor bu kitaplar beni. fantastik kurgu severim ancak distopya ve bilim kurgu hiç bana göre değil. özellikle distopya.

bizim ailede her hafta bütün aile fertleri bi kitap bitirir.ayni kitabı. bunu abim hariç kimse okumadı. bi onyargimiz var ki,üstte yazana göre hakliyiz

öncesinde 1984 okunmuş ise, okuyucuya yavan gelme ihtimali yüksektir. ödüllü de halbuki.

--- spoiler --- düğmenin yerini fermuar alır ve insan şafakta giyinirken düşünmeye, felsefi düşüncelere dalmaya ve dolayısıyla da melankolikleşmeye ayıracak bir saat bulamaz olur. --- spoiler ---

Çok kötü kitap. Kupkuru. Boşuna okumayın rica ediyorum.

ilk kısımları fena değildi, ortaları çok iyiydi, sonu ise bok. --- spoiler --- kitaptaki, kitapları ezberleyen insanların bilgiyi saklamak ve gelecek nesillere aktarmak için çabalaması efsaneydi. --- spoiler ---

yalan olmasın, anımsadığım kadarıyla kitaptaki evrende insanların evlerinde duvarları ekranlarla kaplı film odaları vardı ve burada 5 saniyelik filmler izliyorlardı. insanlar öylesine tüketim çılgını olmuştu ki filmler 5 saniyeye düşmüştü. bunu okuduğumda koca bir hasiktir çekmiş, yazarın saçma öngörülerinin olduğunu ve böyle bir şeyin mantıklı olamayacağını düşünmüştüm. ne olursa olsun filmler nasıl 5 saniyeye evrilebilir ki, 5 saniyelik filmlerden insan ne anlayabilir demiştim. sonra kitabı bitirip elime telefonu aldım ve tiktoka girdim... gerçekten o an çok büyük bir aydınlanma yaşadım ve yazarın öngörü gücüne hayranlık duydum. önce youtube ile dakikalık şeyler izlemeye alıştık şimdi de tiktok ile saniyelik şeylere alışıyoruz. gerçekten inanılmaz. kitabın sonu çok açıktı o ayrı konu. bitirdikten sonra "eee yani, şimdi ne olacak" demiştim.

Kitabın konusu güzeldi fakat benim okuduğum çeviriden kaynaklı olabilir dili aşırı zordu. Birçok cümleyi zar zor anlamıştım. Kitap okurken çevirmenine daha çok dikkat etmek gerekli belki de.

-….Bir kadının yanan bir evde kalmasına yol açtıklarına göre, kitaplarda bir şeyler olmalı… -…İnsanlar neden insanları incitmek ister? Dünyada yeterince incitecek şey yokmuş gibi…